7 Mayıs 2012 Pazartesi
Neden Ubuntu?
Uzun süre windows kullandıktan sonra ubuntuya acil geçiş yapan birisi olarak hem 'neden ubuntu?' olduğunu hem de ubuntu geçmişim çok eski bir tarihe dayanıyor olmasa da geçiş sürecinden kendim üzerinden bir kaç örnek verebilirim. Çoğumuz windows kullandığımız için virüs programlarının bilgisayarı ne kadar kastığını biliriz. Linux tabanlı işletim sistemlerinde böyle bi sorun yok. Çünkü sistem dosyaları üzerinde işlem yapmaya çalıştığımızda bize yönetici şifresi sormakta. Windowsta herhangi bi program kurduğumuzda, o program bütün dosyalara erişebilir, değiştirebilir ve silebilir. Bilgisayarı restart yaptığımızda ise hiç hoş olmayan şeylerle karşılaşabiliriz. Ubuntuda ise virüsler kafalarına göre dosyalara erişemezler, çünkü yetkileri yoktur. Açılış kapanış sürelerine de özellikle değinmek istiyorum. Windows XP, Windows Vista kullanmış ve Windows 7 kullanmaya devam eden biri olarak, şimdiye kadar 30 saniyede açılan bir windowsum olmadı. Ki bence öyle bir windows yok. Üşenmedim ve saniye tuttum, tek sefer de değil bir kaç kere denedim bunu, Ubuntu en kötü ihtimalle 35 saniye içinde kullanıma hazır hale geldi. Windowsun hazır hale gelmesi ise en az 1:30 ya da 2 dakikayı buluyor. Windowsunuz eğer onarılamaz hale gelirse, format atmaktan başka çareniz kalmaz. Hepimiz illa ki formatlamışızdır kullandığımız windowsu çünkü bir süre sonra virüs, trojan, spy vs. bir sürü şey bulaştığında windows yavaşlar. Ubuntuda ise böyle bir sorun yok yukarıda bahsettiğim sebeplerden ötürü. Yani Ubuntu kurduğunuzda format gibi bir derdiniz olmaz. Hiç windows ile Hata Raporu gönderdiniz mi? Microsoftun sınırlı sayıda çalışanı olduğu için dünyada milyonlarca insanın taleplerine geri dönüşleri doğal olarak çok geç olabiliyor. Ama Ubuntuda bir problem olduğunda, açık kaynaklı olduğu için tüm geliştiriciler aynı anda müdahale edebilirler. Tek bir satır kodun bile on binlerce belki de yüz binlerce kişi tarafından incelendiğini, onarıldığını düşündüğümüzde Ubuntunun ne kadar güvenli olduğunu da anlamış oluruz. Bir de Driverlar var. Sürücüler. Yeni bir windows kurduğunuz zaman(önceki sürümler için), ekran kartı, anakart, ses kartı vs. bir sürü sürücüyü kurmamız gerekmekte. Kurulumu gerçekleştirdikten sonra da tabi ki Windowsu restart etmemiz gerekmekte. Microsoft artık buna yavaş yavaş çözüm bulmaya başlamış olsa da, araştırdıktan sonra öğrendim ki Ubuntuda bu yıllardır böyleymiş. Hala daha Windows için driver gereken şeyler olabiliyor, (VINN denilen tak-çalıştır cihazlar gibi). Ayrıca bilgisayarınıza bir şey yüklemek istediğiniz zaman internette aramanıza gerek yok. Ubuntu Software Center ile istediğiniz şeye rahatça ulaşıp anında bilgisayarınıza kurabiliyorsunuz. Windowstaki gibi internette saatlerce arayıp crackleme derdi yok. Windowstaki Windows Update, sadece işletim sisteminin güncellemeleriyle ilgilenir. Kullandığınız herhangi bi programın updatei geldiği zaman da(microsofta ait olmayan), özel olarak o programı update etmeniz gerekmektedir. Ubuntuda ise Update Manager, gerekli tüm güncellemeleri tek tık ile yapmakta. Hatta, Ubuntunun son sürümüne de tek bir tık ile geçtim dakikalar önce. Ram kullanımı da bir çok kullanıcı için önemlidir. Kullandığım Windows 7 (64 bit), bilgisayar açıldığında sistem hazır halde beklerken yaklaşık 1.1 GB ram kullanmakta. Ubuntu ise yine yaklaşık olarak 300-400 MB arasında ram kullanmakta. Yine genel olarak bilgisayarlarımız windowsun herhangi bir sürümü kurulu olarak gelir. Biz aslında farkında olmadan işletim sistemine para vermiş oluruz. Ubuntu ve linux kaynaklı işletim sistemleri ücretsizdir. Hatta daha yeni çıkan Ubuntu 12.04 LTS burada. Windowstan vazgeçemem diyenler için Wubi.exe şiddetle tavsiye edilir :)
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumunuzu esirgemeyiniz..